
Bazı şehirler var, sadece sokakları ziyaret etmekle kalmıyor; Onları dinle, hissediyorsun, bazen kokuyorsun. Şanliurfa tam olarak böyle bir şehir. Tarih, inanç ve kültürün iç içe geçtiği bu topraklar, ziyaretçileri sadece bir gezgin değil, zamanın bir yolcusu haline getirir. Şanliurfa, güneydeki Torrid güneşi, mistik atmosfer ve cömert mutfağın altındaki muhteşem taş yapıları ile bir peri masalı gibidir. Bağımsızlık savaşı sırasında kahramanlığı nedeniyle “görkemli” unvanını alan şehir, nüfusu 2 milyondan fazla olan bölgedeki en kalabalık nüfus.
Şanliurfa'ya girer girmez, ilk durak genellikle Baligöl'dir. Hz. Nemrut tarafından odaklandığına inanılan bu yer, inanç turizminin kalbidir. İbrahim'in İbrahim'i her şeye gücü yeten yaratıcıdan koruduğu söyleniyor ve yangındaki ateş balık haline geldi. O zamandan beri, bu gölde yüzen sazan kutsal olarak kabul edilir. Halil-Eur Rahman ve gölün yakınında Cami Camii'ni, sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda sakin atmosferi ile de kişinin iç kısmını soğutdu. Gölün yanında yürürken dua çağrısının sesi ile karıştırılmış kuşların cıvıltısı, insanlara zamansız bir barış hissi verir.
Sıfır tarih noktası
Göbeklitepe, şanliurfa'nın dünyası ve Şanliurfa'nın insanlığı için armağanıdır. Dünyanın çeşitli yerlerinden insanların gelip ziyaret ettiği yer Göbeklitepe, 12 bin yıllık tarihi ile şimdiki medeniyetlerin eski inançlarının merkezi olarak kabul ediliyor. Bu arkeolojik alanda şehir merkezine yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta, devasa bağlanmış dikilitaşlar, insanlık bilincinde insanlık taşlarını etkilemiş gibi hayvanlar üzerindeki kabartmalar. Henüz ortaya çıkmamış olan bu alan her ziyaretçiye şöyle dedi: “Ne bilmiyorum?” Soruyu yaptığında, onu bir kez daha büyülüyor.
Harran: Taş Evler, Kadim Bilgelik
Şanliurfa'ya geldiğinde, Harran'ı görmeden geri dönmezdi. Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri olan bu topraklar, karakteristik konik kubbe evleriyle bilinir. Kil ve saman karışımı ile inşa edilen bu yapılar, hem yaz aylarında hem de kışın taze tutar. Harran sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda geçmişteki bilimsel rolü ile de önemlidir. İslam dünyasındaki ilk üniversitelerden biri burada kuruldu. Burası, antik yollarda ve gökyüzüne bakan bilge gözlerde astronomi ve felsefenin yankılandığı bir yerdir.
Sessiz Bir Peri Masalı
Şanliurfa'nın en zarif sırlarından biri şüphesiz bir araçtır. Euphrate Nehri kıyısında kurulan bu küçük bölge, 2000'li yıllarda Birecik Barajı'nın sularının altında kaldı ve “Gizli Cennet” in kimliği oldu. Eski mezzetti'nin bazı taş evleri, caminin minarelerinden ve incir hala su altında pes ediyor. Tekne turlarına katılarak ve su altındaki köyleri, özellikle de iç mekanı sallayan bir deneyim olan gün batımında ziyaret ederek. Sessizlik içinde ilerlerken suyun hemen üstünde görünen Rumkale silueti, hikayede yalnız kalmanın ne anlama geldiğini hatırlatıyor. Halfini'nin siyah gülleri onun gibi gizemli. Sadece bu topraklarda yetişen bu nadir güller, renginden ve kokusundan büyülüyor. Burada zaman yavaşlar, hayat bir şiir gibi akar.
Zaṙf by asin halong usot
Peki URFA bu kadar çok dolaştığında bize ne sunuyor? Çok … Urfa mutfağının zenginliği bir masaya değil, bir hayata uyum sağlar. Zarif Isot ağrısı neredeyse tüm yemeklerde kendini gösterir. Şehirdeki hepatik kebap da kahvaltıda yenir; Çünkü burada et bir kültür, bir geleneğin taşıyıcısıdır. Lahmunc ince, gevrek. Yuvarlak, Borani ve Lebeniye gibi yerel yemekler hem mide hem de ruhu besler. Şanslıysanız, bir akşam sırasına katılabilir ve bu lezzetleri tadabilir ve Baglam ile Urfa şarkılarını dinleyebilirsiniz.
Sizi Urfa'nın dar sokaklarında çeken başka bir dünya var: tarihi çarşılar. Çarşı Bakirinlar'daki domuz eti seslerinin eşlik ettiği yürürken el işinin zarafetini izlemek mümkündür. Şalları dokuma Sipahi Pazari, Yemen, kokulu sabunlar flaş. Gümrükte oturup bir caffè menengiç içirseniz günün en komik molalarından biri olabilir. Avludaki hafif rüzgar üfleme, geçmişten fısıldayan hikayeleri kulağa getirir. Bunu eklemeden bitirmiyorum. Şanliurfa sadece tarihi ile değil, insanlarıyla da özel bir şehirdir. Bir kapıdan geçtiğinizde, karşılığında sıcak bir gülümseme alacaksınız. Çocuklar size isimlerini söylemeden önce ülkenize sorarlar. Çünkü misafirperverlik hala kutsal olarak kabul edilmektedir. Sonuç olarak, inançla yoğurulan, tarih ve süslenmiş bir yaşam tarzı ile pişirilen bu antik şehirden ayrıldığınızda, sadece bavulda hediyelik eşyalar, damak baharatları ve hafızanızda olmayacaksınız.