Tarihi ve deniziyle hayran bırakan 3 yer: Herkesi mest ediyor!
Haritada bakınca İstanbul’dan şıp diye gideriz diye düşünmeyin Bozcaada’ya. Uzun bir karayolu, peşinden iki feribot yolculuğunu göze alacaksınız. Otomobilinizi Geyikli’de otoparka bırakıp, feribotla adaya ulaşmanız en ideali… Bozcada merkezde iki mahalle var; gemiden çıktığın ana yolun üstü Rum mahallesi, aşağısı Türk mahallesi. Her birinin kendine özgü bir mimarisi var ve derhal fark ediliyor. Her yeri yürüyerek keşfetmek koşul. Rum evleri, Rum kapıları önünde fotoğraf çektirmek, sokaklar içinde yitmek adetten. Adının zamanı hakkında data sahibi olmak, eski fotoğraflar içinde yitmek istiyorsanız, merkezdeki Bozcaada Müzesi’ni gezmenizi tavsiye ederim.
BOZCAADA GÜN BATIMININ EN İYİ ADRESİ

Bozacada’nın üzüm bağları meşhur. Bağ evleri, üzümlerinin tadına doyulmuyor, bilhassa Çavuş üzümüne… Türkiye’nin en güzel gün batımı tadı kesinlikle Bozacada’da yaşanıyor. Gün batımı manzarası için adanın en batısına gitmeniz gerekiyor. Polente denen noktada, akşam saatleri olduğunda yer bulmak neredeyse olanaksız. Sandalyesini kapan, içeceklerini alan manzarayı izlemeye geliyor. Ben gittiğimde iki evlenme teklifine tanık oldum, o denli duygusal anlayacağınız… Adanın son dönemdeki en güzel alışkanlıklarından biri ATV. Adaya otomobil getirmenin gereksiz olduğuna uyanan hepimiz, birer ATV kiralayıp talibi turluyor.
Yoruma kapalı.