Adeta doğasıyla baş döndüyor! Karadeniz'in saklı güzellikleri…
TARİHİ YAPILARDAN AMAZON EFSANELERİNE
Bu bölge, Osmanlı döneminde Trabzon Vilayeti’nin mühim ve fazlaca kültürlü liman kentlerinden biri haline geldi. Günümüzde Hititler’den Osmanlı dönemine kadar zamanı eserlerin sergilendiği Giresun Müzesi’ne ev sahipliği meydana getiren yapı, 19’uncu yüzyılın ortalarında Aziz Nikola, yada bulunmuş olduğu mahalleden almış olduğu Gogora adıyla, Ortodoks kilisesi olarak inşa edilmiş. Giresun Kalesi’nin çevresinde, Kale ve Kapu camiileri şeklinde pek fazlaca ziyaret noktası bulunuyor. Deniz sıfır konaklama seçeneklerinden birini tercih etmenizi tavsiye ederim. İl merkezinin açıklarında bulunan Giresun Adası ise tarih süresince fazlaca sayıda efsaneye mevzu olmuş. Yason Burnu şeklinde bu adanın da Altın Post’u arayan Arganotların durakları içinde olduğu düşünülüyor ve adanın tarihte, Amazonlara ve Hz. Yusuf’un altın heykeline ev sahipliği yapmış olduğu anlatılıyor. Gelelim bölgedeki son durağımıza… İl merkezine 26km mesafede bulunan Piraziz de, Giresun’da rahat ve doğayla baş başa bir dinlence için tercih edilebilecek ilçelerden biri. Samsun ve Ordu rotasının tam ortasında yer edinen Piraziz’de bir otel seçeneği var ve genel müdürü Dursun Aydın mükemmel Karadeniz lezzetlerini misafirlerine tattırmadan göndermiyor bilginiz olsun.
ORDU’DA HERAKLES’İN İZLERİ
Samsun’dan Ordu’ya karayoluyla ortalama iki saat içinde ulaşılabiliyor ve il sınırını geçip kıyıyı takip ettiğinizde, Karadeniz’in görülmesi ihtiyaç duyulan güzelliklerinden Yason Burnu sizi karşılıyor. Birinci aşama arkeolojik, ikinci aşama organik sit alanı olan Yason Burnu, Türkiye’nin Karadeniz sahili süresince kilise bulunan tek yarımadası olma hususi durumunu taşıyor. 1869 senesinde inşa edilen kilisenin onarılarak ziyarete açılması ve çevre düzenlemeleriyle, bu bölge bir çekicilik merkezi haline gelmiş durumda. Yason Burnu bununla beraber Altın Post Efsanesi, yada bir başka adıyla Arganot Efsanesi’nin geçmiş olduğu yer olarak da biliniyor. Efsaneye gore aralarında Herakles’in de bulunmuş olduğu ve “Arganotlar” olarak malum denizci kahramanların kaptanı Yason, kendisine Iolkos tahtında hak kazandıracak “Altın Post”u aramak için bu bölgeye gelmiş. Yason Burnu’ndan güneye doğru yol aldığınızda, ortalama 1.500 rakıma haiz Aybastı-Perşembe Yaylası’na ulaşıyorsunuz. Kümbetler, Çiseli Şelalesi ve Karga Tepesi şeklinde gitmişken görülmesi ihtiyaç duyulan pek fazlaca yere ev sahipliği meydana getiren yayla, her yıl temmuz ayında seviye – lenen şenliklerin arından sonbaharda tablo şeklinde görünüm ve huzura bürünüyor. Ordu, minik bir alan kaplayan il merkezinde de pek fazlaca güzellik barındırıyor. Teleferikle çıkılan Boztepe’den bu şirin kentin manzarasına dalmak, ziyaretçilerin kaçırmaması ihtiyaç duyulan bir edinim. Ordu merkezi ve çevresinde, yaz mevsiminde tadını çıkarabileceğiniz plajlar da bulunuyor. Ordu’dan Çambaşı Yaylası’na doğru giden yolda rastlayabileceğiniz ve insan figürlerine benzerlikleriyle dikkat çeken “Gelin Kayaları” ile ilgili olarak, bölgede garip bir efsaneleşmiş anlatılıyor. Efsaneye gore yaşlı bir değirmencinin kızı evlenirken, düğün alayı yaşlı insanın tek geçim deposu olan değirmen taşını da kızın çeyizine eklenmesi için ısrar eden olmuş. Düğün alayı ısrarından vazgeçmeyince yaşlı adam tek geçim kaynağından ayrılmak zorunda kalmış; sadece buna karşılık alaydaki köylüler de dönüş yolunda taşa dönüşmüş ve bu kayaları oluşturmuş. Ordu’da, Çamaş ilçe merkezine hakim bir tepenin üstünde yer edinen, başka bir “Gelin Kayası” ile ilgili de benzer bir efsaneleşmiş anlatılıyor.
Yoruma kapalı.